Meâlî Semâ

Mevlevî Mukâbelesi, baştan sona derin sembollerle ve mânevî işaretlerle örülmüş bir tören olup, her aşamasında zengin bir anlam katmanı barındırır. Semânın dört selâmdan oluşan bölümleri, tasavvufta “nefis mertebeleri” olarak bilinen içsel arınma ve dönüşüm süreçleriyle doğrudan ilişkilidir. Semâzenlerin giydiği kıyafetlerden (tennure, hırka, sikkeden oluşan kisve) meydanda yer alan postlara kadar her bir unsur; sembolik bir dilin parçasıdır. Tennure güzel ahlakı, hırka kusur görmemeyi, sikke ise hevadan özgürlüğü temsil eder. Bu semboller sadece estetik unsurlar değil, aynı zamanda birer tasavvufî anlatı aracıdır. Bu sembollerin ve ayinin mâna boyutlarının izahı ise Postnişin M. Fatih Çıtlak tarafından merasim sırasında yapılmaktadır. Hem “semânın manası” hem de “semânın yüceliği” anlamlarını taşıyan “Meâlî Semâ” ismi de buradan doğmuştur. Bu anlatımlı ve açıklamalı mukabele, yurt içi ve yurt dışından binlerce izleyicinin ilgiyle takip ettiği en özel programlardan biri haline gelmiştir. Meâlî Semâ, izleyiciye yalnızca bir semâ ayini değil; bir irfan meclisi, bir gönül terbiyesi ve bir medeniyet dili sunar. Her dönüşte sadece beden değil, anlam da derinleşir; zihin ve kalp birlikte döner.